Kenevir çeşidine bağlı kalmaksızın kapalı ortamda hasadı arttırmanın

Tekniklerimizin etkili olması garanti edilir, ancak çabalarınızın sonucunu çeşitliliğin genetiği belirlemektedir. Yetiştiriciliğin temellerini öğrendiyseniz verimi arttırma yöntemlerine geçebiliriz.

Verimi arttırmak için aydınlatmayı güçlendirmek

(ve belki de CO2 eklemek – böylece bitkiler daha fazla ışık emer)

Aslında ışık bitkilerin beslenmesini temsil eder ve ne kadar iyi aydınlatılırlarsa, o kadar çok çiçek salkımı olur. Filizlerin ortaya çıkmasından sonra (veya klonların köklenmesi) yeterli miktarda ışık sağlamanız gerekiyor, böylece bitkiler vejetatif evrede gerekli enerjiye toplar, güçlü bir yapı geliştirir ve sonucunda bolca çiçek açarlar. Buna ek olarak vejetasyon döneminde ışık eksikliği bitkilerin yukarı doğru çekilmesine neden olur – bitki besin maddelerini kökten üst taraflara taşımak için çok fazla çaba harcayacak bu da kenevir gelişimini engelleyecektir ve ürününüz daha az psikoaktif hale gelecek, mümkün olduğunca fazla ışık sağlamayı hedefleyin.

Bitkinin kontrolsüz bir şekilde boy atmasını önlemek daha iyidir, çünkü genç yaştaki bu tür bitkiler sürekli olarak yanlara doğru yatar ve büyüdükten sonra çok uzun ve kırılgan hale gelirler. Çiçeklenme aşamasında bu tür çalıları aydınlatmak zahmetli ve çoğu growbox’ta daha az hasat vermekteler.

Çiçeklenme aşamasında mümkün olduğunca fazla ışık sağlamak daha da önemlidir. Lambadan gelen ışığın verimliliği ışık kaynağından uzaklaştıkça geometrik olarak düşer – başka bir deyişle lambadan 10 cm yakınında olan bir bitki, 30 cm’den 3 kat daha fazla ışık alır. Bu yüzden farklı yükseklikteki merkezi dalların olduğu yetişkin bir kenevir çalısında tüm çiçek salkımlarını orantılı bir şekilde aydınlatmak çok daha zordur. Bitkinin merkezi dalların yaklaşık olarak aynı yerde veya en azından aynı yükseklikte olacak şekilde eğitmek tavsiye edilmektedir.

Bitkinin yüksekliğini kontrol etmek için çeşitli kenevir eğitim yöntemleri kullanmanız ve büyümesinin uygun yönünü ayarlamanız önerilir (orantılı aydınlatma açısından). Kenevir çalısının yapısı vejetatif evrede tamamen size bağlıdır ve eğer kenevirinizi eğitmek için tembellik yapmazsanız sonuç ek hasat ağırlığında çok belirgin olacaktır.

Çiçeklenme evresi başladığında dalların yüksekliğini hizalamak için çok az şey yapılabilir. Bu nedenle çiçeklenme evresine girmiş bir bitkiyi sadece lambaya göre konumlandırmaya çalışınız, böylece çalıların tüm katmanları maksimum aydınlatma alır (dikkat! bitki tacını yakmayınız). Çiçeklenme evresindeki bitki aydınlatılması üzerinde çalışırken unutmayın: yüksek sıcaklık kanabinoidleri parçalar, bu nedenle bitkileri aşırı ısınmadan korumak için ekstra fanlar (bitkilere direkt üfleyecek şekilde ayarlanmalı) ve egzoz fanı (lambanın üzerine veya ona daha yakın olacak şekilde monte edilmeli) kurulmalıdır.

Dalları bükün, böylece tüm çiçek salkımları lambadan maksimum şekilde faydalanabilirler. Doğada güneşin yetişemediği çiçek salkımları neredeyse tozlanmazlar – görünüşe göre bir şey onu kapattığında çalı özellikle gölgede olan çiçeklerine güvenmez ve onları beslemeye çalışmaz. Bu nedenle yapraklarla lambadan kapalı, yetersiz havalandırılmış çiçek salkımları çok daha az gelişirler.

Bitkileri yakmamak için ne yapılmalı

Floresan lambaların çalışma sıcaklığı düşük olduğundan bitkilerin neredeyse dibine yerleştirilebilirler – yetiştirme ortamında sıcaklığı izleyin, herhangi bir havalandırma olmadan çok sayıda floresan lamba da aşırı ısınma yaratabilir;
LED paneller genellikle bitkilerden 30 cm uzaklıkta yerleştirilirler ve 3W – 5W modelleri ise 40 – 45 cm’lik bir mesafede yerleştirilmelidir. LED panellerin yeni modelleri çok güçlüdür ve bitkileri yakabilirler – üreticinin önerilerini okuyun;
Metal halide ve sodyum lambaları genellikle 50 – 60 cm uzaklığa yerleştirilirler, ancak mesafe ampulünüzün boyutuna bağlıdır.

Işıkla bitkiler yakma olasılığı da göz önünde bulundurulmalıdır – bazı kenevir çeşitleri normal sıcaklıkta bile çok parlak ışıktan yanabilir.

CO2 eklemenin doğru zamanı

Bitkilere mümkün olduğunca fazla ışık sağlamaya çalışırken, yavaş yavaş daha fazla hale getirmenin artık imkânsız olduğu gerçeğine geliyorsunuz – lambayı daha da güçlü hale getirmenin bir yolu yok, ya da bitkiler zaten çok fazla parlak ışık alıyor. Bu koşullar altında karbon beslemeye başlamak mantıklıdır! Karbon sayesinde kenevir bitkisinin fotosentez yeteneği artar. Unutmayın, kenevir bitkisi çok fazla ışık yoksa karbonla daha fazla ışık emmez – bu sadece son derece yüksek aydınlatma koşullarında çalışır. Floresan, T5 veya 400W’tan düşük HPS ile aydınlatmada yetiştirme ortamına CO2 kaynağı koymak işe yaramaz bir zaman kaybı olacaktır.

CO2 hakkında bilmeniz gerekenler

Karbon çiçek salkımının kütlesini tek başına arttırmaz, ancak bitkilerin daha fazla ışık emmesine izin verir – eğer çok fazla ışık varsa ve doygunluk eşiği aşılırsa. Eşiğe ulaşılmazsa karbon hiçbir şey vermez;
Yetiştirme alanınız neredeyse sızdırmaz ve yüksek miktarda karbon içeriyorsa, ortamda bulunmak insanlar için tehlikeli olabilir, sağlığınızı izleyin ve respiratör gibi kişisel koruyucu ekipman kullanınız.

Daha orantılı aydınlatma için kenevir eğitimi (bükme, kırpma, SCRoG)

Herhangi bir bitki eğitimi temelinde, orantılı bir şekilde aydınlatılan bitkinin daha fazla hasat verdiği gerçeği yatmaktadır, bununla birlikte bükme veya FIM metotları fazladan aydınlatma veya pahalı gübreler gibi ekstra maliyet gerektirmez. Bitkinin büyüme yönünü ayarlayın gerisini kenevir bitkisi kendi başına halledecektir J

LST (low stress training)

LST adından da anlaşılacağı gibi, kenevirde en az strese neden olur. Bu yöntemin özü genellikle bükme ile elde edilen her yöne büyüyen geniş bir çalı elde etmektedir. Böylece bitkinin alt kısımları üst kısımlarla ışıktan kapatılmaz ve aynı derecede orantılı bir aydınlatma alır. Buna ek olarak bükülmüş kenevirin tüm taçları eşit olarak ışık aldığından “çam” ağacı şeklindeki bitkilerde olduğu gibi sadece merkezi tac geliştirmez. Ayrıca çalı yüksekliği daha küçük hale geldikçe, çiçek salkımlarını yakma riski de azalır. Bitkinin vejetasyon döneminin erken aşamasında bükülmesi gerekiyor – yetişkin üçgen şekilli bir çalıyı zarar vermeden doğru bir şekilde bükmek neredeyse imkânsızdır.

ScrOG (screen of green)

ScrOG bükülmüş bitkinin üzerine yatay bir ızgara yerleştirilme farkıyla LST’nin bir varyasyonudur. Bükülmüş bitki sürgünleri yukarı doğru itecektir, bu sürgünler hücreleri dolduracak ve ağın altına geri bükülecek – böylece yatay büyüme yönünü korumuş oluruz. Izgaranın varlığı bitkinin lamba altında daha ayrıntılı ve doğru bir şekilde “yayılmasına” izin verir ve böylece bitki daha orantılı bir şekilde ışık toplar. LST gibi, ScrOG tekniği de bitki vejetatif evredeyken uygulanır. Yöntem yetiştirmenin büyük bir kısmı için katılımınızı gerektirir: bitkini sürekli olarak “saçlarını düzeltmeniz” dışarı çıkan çiçek salkımlarını tekrar ağ altına itmeniz için size ihtiyaç duyacaktır. Ancak dikkatli bir tutum ile 1,5 – 2 kat artış garanti edilir!

Supercropping

Bu durumda bitkinin sadece ayrı dallarını bükmeniz gerekir – genellikle büyümede çok ileri gidenler. Tabi ki kenevir ne kadar genç olursa, onu supercropping’e maruz bırakmak o kadar kolay olur. Dalın tabanına daha yakın ancak esnek, tabanın kendisinden daha az sert olan bir bükülme yeri seçmek için yönlendireceğiniz dalları seçmeniz gerekir. Daha sonra katlama yerini parmaklarınızla hafifçe ezmelisiniz, böylece bu yerdeki sapın dokusu biraz daha yumuşak hale gelir. Şimdi hafifçe “çıt” sesini duyana ve dal yere değene kadar yavaşça aşağı doğru bükünüz.

Temelinde supercropping yöntemi bitkinin “cildine” zarar vermeden, çalının birkaç dalını kırmaktan gelir. Üst katlar yine de etkilenirse birkaç gün boyunca yaralı yeri yamalayınız. Supercropping çalının büyümedeki artışını yavaşlatır ve tüm taçların tekdüze, orantılı gelişimini destekler. İlginçtir ki supercropping kısmen uygulanabilir – örneğin bitkiyi büktünüz, ancak bazı taçlar hala daha hızlı büyümeye devam eder. Daha düzgün bir çalı gelişimi için supercropping’e maruz bırakılabilirler.

Kırpma ve FIM (“Fuck, I missed!”)

Kenevir eğitimi için daha radikal yöntemler cerrahi manipülasyonlar içerir. Bitkiyi özellikle faydalı bir şekilde kesmenin en yaygın iki yolu budama ve FIM’dir. Her iki durumda da bitkinin üst kısmının bir parçasını kesersiniz, böylece bitki tüm besinleri merkezi taca vermeyi durdurur ve eşit olarak gelişir. Yöntemlerin her biri sadece kesilen miktarda farklıdırlar. Gerçek budama ile üstteki ikinci düğümün üzerindeki tüm sapı keseriz. FIM ile ondan birkaç santimetre kalır. Kesim 45’lik bir açıyla yapılır. Operasyonun sonuçları kökleştikten sonra taç ikiye bölünür – ikiye bölünen taç yanlara doğru çekiştirilir ve bağlanır. Bazen elde edilen iki taç da kesilir. Vejetasyon döneminin ortasındaki sadece genç bitkileri kesmek mantıklıdır.

Doğru takviyeler kullanma ve aşırıya kaçmama

Işık bitkiler için yiyecek olarak görülebilirse, gübreler vitamin görevi görürler. Bazı nedenlerden dolayı pek çok yetiştirici bitkilerini ne kadar fazla gübrelerlerse, kalitenin ve hasadın da o kadar güçlü olacağına inanıyorlar. Bu sadece doğru olmamakla birlikte, aynı zamanda bitkiler için de tehlikelidir. Bir kişi çok fazla belirli bir vitamin grubunu alırsa ciddi bir şekilde hastalanabilir – vücudun işleyebileceğinden daha fazla. Aynı şekilde fazladan gübreleme bitkilerinizi yakabilir veya öldürebilir.

Kenevir bitkisinin kendine özgü gereksinimleri olduğundan onun için özel üretilen gübreler kullanmalısınız. Ayrıca yaprakların görünümüne dikkat ediniz – garip lekeler ortaya çıkarsa, yapraklar sağlıksız bir şekilde parlar veya yeşilini kaybederse – bunlar belirli maddelerin eksikliği veya aşırı doz belirtileridir. Gübre doz aşımı hakkında diğer makaleye göz atabilirsiniz.

Genelde üreticilerinin ambalaj üzerinde belirtildiğinden daha az gübre gereklidir. Doğru yaklaşım: normun iki kat daha az miktarda gübrelemektir. Bu daha fazla gübre gerektiren bitkiler hariç tüm bitkilerle çalışır (genellikle yaprakları sararır ve alt yaprakları düşer). Genel olarak toprakta yetiştiricilik kendi toprak karışımını hazırlamak için harika bir fırsat vermektedir. Böyle bir karışım sadece organik bileşenlerden oluşabilir ve bitkilerinize ihtiyacı olan her şeyi sağlayabilir.

Hasat öncesi son 2 – 4 hafta içinde topraktaki mineral seviyelerini düşürmek sadece doğal değil, hatta gerekli olduğunu unutmayın, bu nedenle bu aşamada alt yaprakların sararması veya kuruması sizi rahatsız etmemelidir. Genellikle bunun nedeni bitkinin tüm odağını çiçek salkımlarına vermesidir – ne yazık ki birçok yetiştirici korkar ve bitkiye gübre pompalamaya başlar bu da hasat öncesi kabul edilemez bir durumdur: Öncelikle nihai ürüne çok fazla kimyasal atık toplanır; ikincisi aşırı azot ve bazı diğer mineraller çiçek salkımlarının tam olarak gelişmelerine izin vermez.

Toprakta yetiştiricilik için ipucu: Çiçeklenme aşamasının ikinci yarısında bitkilere şeker verin – 4 litre suya 1 – 2 kaşık. Bu çiçek salkımlarının tadını güzelleştirecek ve kütlelerini arttıracaktır. Substratlarla yöntem daha kötü çalışmaktadır, çünkü çalışmalarında toprakta yaşayan mikroorganizmalar yer alır. Hidroponik sistemlerde bitkilere şeker verilmesi önerilmemektedir.

Doğru ortam sıcaklığı ve nemin korunması

Yaşam için uygun bir ortam bitkilerin sağlığını, psikoaktivitesini ve mahsulün ağrılığını etkileyen önemli bir faktördür. Bitkinin lambadan fazla sıcak aldığını belirlemek zor değildir – lambanın yaktığı yapraklar solmaya ve kahverengi bir renk almaya başlayacaktır. Kenevir 15 – 30C derece aralığında yetişmektedir. Düşük sıcaklıkta bitki metabolizması yavaşlar veya tamamen durabilir. Yüksek sıcaklıklar trikomları öldürür ve vejetasyon dönemindeki bitkileri tüketir.

Doğru hasat anını belirleme

Çoğu kenevir çeşidinde mahsulün alınması gereken çiçeklenme süresi 2 – 3 hafta sürer. Erken hasat çiçek salkımlarının büyümesine ve olgunlaşmasına izin vermez. Bazı bitkiler hasat öncesi son 2 – 3 hafta içinde kütleye bir çeyrek daha katarlar. Dikkate alınması gereken durum: erken hasat edilen kenevir daha güçlü sativa etkisi vermektedir – beyin stimülasyonu, hareket etme ve konuşma arzusu, hareketlilik; uzun süre olgunlaşmaya bırakılan kenevir daha belirgin stone etkisi verecektir, yavaş, yatıştırıcı ve sakinleştirici etki. Yukarıdaki özellikler kenevir türleri için geçerli olsa da – indica ve sativa, olgunlaşma zamanına bağlı olarak herhangi bir çeşit uyarıcı veya yatıştırıcı gücünü gösterebilir.

Güçlü ve bol hasat için en önemlisi – genetik

Yukarıdakilerin hepsi mahsulünüzü ve muhtemelen psikoaktif niteliklerini de arttırabilir, ancak her iki durumda da ana faktör yetiştirdiğiniz strain’in genetiğidir. Yetiştirdiğiniz bitkinin çiçek salkımları internette gördüğünüz fotoğraflardan daha düşük ise, belki de iyi bir çeşit seçmediniz veya yanlış bir yerden tohum satın aldınız. Daha on yıl kadar önce mevcut kenevir çeşitlerinin gücünü ve doğurganlığını hayal etmek dahi zordu. Yetiştiriciler yüzlerce yeni çeşit çıkardılar ve klasik genetiği geliştirdiler. İnternetin varlığı sayesinde kenevir ıslahı bu günlerde hızla ilerliyor ve hali hazırda şaşırtıcı sonuçlar elde etti.